Nasıl bir Medeniyet ve Medeniyet iddiamız nedir?


Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1510

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1515

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1537

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1538

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1539

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1510

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1515

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1537

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1538

Warning: Trying to access array offset on value of type bool in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/functions/theme-functions.php on line 1539

Warning: Attempt to read property "post_excerpt" on null in /var/www/vhosts/medeniyetdernegi.org/httpdocs/wp-content/themes/medeniyet/includes/content-single.php on line 206

“Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” der İstiklal Şairimiz merhum Mehmed Akif.
O halde biz neden bir medeniyet vurgusu ile yola çıktık ve o vurgu ile devam ediyoruz? Merhum Akif’in kastettiği Batı uygarlığına karşı bizim esas aldığımız şey; Hz.Peygamber’in (sav) Mekke hazırlıklarını yaptığı ve Medine’de uygulama koyduğu Mescid-i Nebevi etrafında şekillenerek çağlar boyunca insanlığa rehberlik etmiş, geçmiş ümmetlerin ve insanlığın tüm değerlerini de tecdid eden ve kıyamete kadar sürecek olan iman ve İslam medeniyetidir.
Bizim medeniyet kavramına yüklediğimiz anlam ya da anlayarak rehber edindiğimiz değerler; iman, İslam, tefekkür, ubudiyet, ahlak, kardeşlik, dayanışma, insani ve İslami düşünüş ve tecrübe, yaratılmış olan ve insanın hizmetine sunulan tüm varlık alemi ile dengeli ve doğru bir ilişki içinde olma, yeryüzünde insanlığın zulme ve gadre uğratan tüm zulüm düzenlerine karşı durmak ve mücadele etmektir.
Tüm yaratılmışların, yeryüzünün ve insanlığın ihtiyacı olduğuna inandığımız ve ancak bu gerçekleştiğinde insanlığın saadete ulaşacağına inandığımız şey; vahyin, Hz.Peygamber’in (sav), İslam ve insanlık tarihinde ortaya çıkmış ilke, ahkam, bilgi ve tecrübenin doğru bir metodoloji ile bugüne ve geleceğe taşınması ana fikridir.
Batı medeniyetinin halkları ve insanlığı köleleştirici uygarlık düzenine karşı bizim yolumuz; iman ve İslam medeniyeti değerlerinin yol gösterici tecrübesiyle bugünün meselelerine ve geleceğe dair tefekkür ve tasavvurumuzu herkesle gücümüz yettiğince paylaşmak ve sözümüzü çoğaltmaktır.
İnsanlığın, İslam ümmetinin, aziz milletimizin ve bu toprakların gerçek anlamda huzuru, güveni, dayanışması, özgürlüğü, bağımsızlığı ve her türlü zulümden kurtulması için gücümüz nisbetinde çalışmak adına ahdimizi ve sözümüzü yineliyoruz.
İnsanlık ve İslam ümmeti, iman ve İslam medeniyetinin değerlerine ve aydınlığına muhtaçtır. Zulmün karanlığı her ne kadar bunu örtmeye çalışsa da biz Allah’ın nurunun bu karanlığı yırtacağından eminiz.
Ne ülkemizden ve vatanımızdan, ne de İslam yurdu olmuş ama işgale uğramış topraklardan ve kardeşlerimizden vazgeçmeyiz.
İstanbul, Bursa, Edirne, Diyarbakır, Mardin, Konya kadar Kudüs’ü, Mekke’yi, Medine’yi, Halep’i, Bağdat’ı, Saraybosna’yı, Üsküp’ü, Tebriz’i, Buhara’yı, Semerkant’ı, Keşmir’i, Kabil’i ve oradaki kardeşlerimizi sevmeyi sürdüreceğiz.
Bu zor ve ağır sorumluluğumuzun farkında olarak kendi tarihimiz ve değerlerimizle barışık, iman ve İslam medeniyetinin yol göstericiliğinde mücadelemizi güç ve imkanlarımız çerçevesinde sürdüreceğiz.
Bulunduğumuz yeri ve konumu şahsi ihtiraslarımız ve istikbal kaygılarımıza kurban etmeden, yalnızca O’nun rızası için yapma gayretiyle birbirimize Hakkı ve sabrı tavsiye eden bir topluluk olmaya gayret edeceğiz.
Allah’ın yâr ve yardımcımız olması dua ve temennisiyle.